Uyku İmparatorluğu-Henri Frederic Blanc | Alıntılar

"Kaç para?" diye sordu.Joseph şaşırmış, "Kaç para olan ne?" diye yanıtladı."Ruhunuz kaç para?"Joseph güldü:"Onu size vermem güç" dedi. "Nerede olduğunu ben bile bilmiyorum." ~ Tuhaf... Düşler bize pek çok şeyi unuttururlar, ama hiçbir şey bize düşlerimizi unutturmaz... ~ "Tırtıl, tırtıl olduğunu öğrense, kelebek olur muydu? Annelerine ders vermek isteyen çocuklar gibi, insanlar da bilgi sayesinde... Continue Reading →

Çürük Alıntılar | Çürümenin Kitabı

Fikirlerin birbirinin yerine geçebildiğini kabullenmemekte ısrar edilince, kan akar... ~ Yaşamak, kendi boyutlarına karşı körleşmektir... ~ Her şey görünüm değiştirir, güneş bile; her şey eskir, mutsuzluk bile... ~ Her tarafta isteyen insanlar..., çapsız ya da esrarengiz hedeflere doğru koşuşturan adımların maskaralığı, çakışan iradeler, herkes bir şey istiyor, kalabalık bir şey istiyor, bilmem neye doğru yönelmiş... Continue Reading →

Yaşama Uğraşı-Cesare Pavese | Alıntılar

8 Ocak 1937 Yanlışlar hep başlangıçla ilgilidir. ~ 31 Ekim 1937 İnsanın çocukluğu, derdini söylemekle ona çare bulmanın aynı şey olmadığını anlayınca biter. ~ 10 Nisan 1936 Ben hiçbir zaman dünyayı umursamadan hayatın tadını çıkarabilen rahat bir insan olamadım. O yürek yok bende. ~ 20 Kasım 1937 "Dünyadan bir şey istemekten vazgeç, sana ne yapacağını... Continue Reading →

Kaos’un Kutsal Kitabı | Alıntılar

Ebedi yaşam bir anlamsızlıktır, ebediyet hayat değildir, ölüm özlem duyduğumuz istirahattir, hayat ve ölüm birbirine bağlıdır, başka şey talep edenler imkânsızı isterler ve tek elde edecekleri, ödülleri ise duman olup gitmek olacaktır. ~ Yalnızlık, ölümün okullarından biridir, çoğunluk asla bu okula giremez, bütünlük başka bir yerde elde edilemez, aynı zamanda yalnızlığın da ödülüdür bütünlük. ~... Continue Reading →

Cyrano de Bergerac | Alıntılar

Burun Tiradı Valvert: -Siz! Sizin burnunuz… burnunuz… çok büyük. Çok. Cyrano: -Hepsi bu mu? Valvert: -Evet. Cyrano: - Bu kadarı az delikanlı! Halbuli neler, neler bulunmaz söylenecek! Asıl iş edada. Mesela bak, hoyratça, "Burnum böyle olsaydı mösyö, mutlak dibinden kestirirdim!" Dostça, "Yana yatmaz mı? Senden önce davranıp kadehe batmaz mı?" Tarifle, "Burun değil bir kere,... Continue Reading →

Biri, Hiçbiri, Binlercesi | Alıntılar

Yalnızlık asla sizi de kapsamaz; sizi daima dışarıda bırakır ve sadece çevrenizde yabancı birinin var olmasıyla mümkündür: Nerede ve kiminle olursanız olun, tamamıyla yok sayılmalı ve siz de etrafınızdakileri tamamıyla yok saymalısınız ki arzu ve duygularınız kaygı verici bir belirsizlik içinde yitik, havada öylece asılı kalabilsin ve kendinizi kanıtlama arzunuz tamamen ortada kalkarken, bilincinizin içtenliği... Continue Reading →

Giovanni Papini-Bitik Adam | Alıntılar

Tekrar tekrar sorulan o gereksiz soru, tüm zamanların ve tüm bezginlerin birebir kelimeleriyle çıkmıştı karşıma o yaşta: Hayat yaşamaya değer mi? ~ İlk çağlarda insan kaba, ilkel bir hayvandan ibaretti. Sonrasında insanlığa yükseldi; araç gereçler icat etti ve hayvanlara, rüzgara ve ateşe hükmetti; düşünceyi, katıksız koruma içgüdüsüyle oluşan bağlardan yavaş yavaş ayırdı; sanatla aydınlandı ve... Continue Reading →

Ahmet Hamdi Tanpınar-Huzur | Alıntılar

Her şey değişebilir, hatta kendi irademizle değiştiririz. Değişmeyecek olan, hayata şekil veren, ona bizim damgamızı basan şeylerdir. ~ Hayır, insan sade ölürken ayrılmıyor, arkada bırakmıyordu. Belki bütün ömrünce her an birçok şeyler onu arkada bırakıyordu. Sonra olduğu yerde birdenbire kabuklaşıyor, çok ince, görünmez bir şeyle o anda etrafında olanlardan ayrılıyordu. "Biz mi gidiyoruz, onlar mı?.."... Continue Reading →

WordPress.com ile Oluşturulan Web Sitesi.

Yukarı ↑

WordPress.com ile böyle bir site tasarlayın
Başlayın